Deniz Meteorolijisi

Deniz Meteorolijisi

Deniz Meteorolijisi

Yelkencilik rüzgara dayalı gerçekleştirilen bir spor olduğundan, ayrıca rüzgarın ve diğer doğa olaylarının stabilitesini koruyamamasından dolayı bir yelkenci, yaptığı seyrin türüne göre hava koşullarının nasıl değişeceğini az çok tahmin edebilmeli, ilgili yerlerden yayınlanan günlük hava tahmin raporlarını izlemeli ve yorumlamalıdır. Denizciler hava tahmin bilgilerini seyir esnasında VHF, Navtex, hava haritaları faksı (weatherfax) ile alabilirken, denize çıkmadan  önce  de  https://www.mgm.gov.tr/deniz/genisletilmis-rapor.aspx gibi internet sayfalarından da edinebilirler. Deniz meteorolojisi de bu bağlamda denizcilere fayda sağlar.

Denize açılacak denizcilerin başlıca yükümlülüğü, hava durumunu çeşitli kaynaklardan kontrol etmektir. Bir rota çizilmesi gerekiyorsa, hava durumu göz önünde bulundurulmalıdır.

 

Temel Deniz Meteorolojisi Bilgisi

Rüzgar Nasıl Oluşur ?

Havadaki basınç farkına daha çok sıcak hava ve soğuk hava neden olur. Isınan hava yükselerek alçak basıncı, soğuyan hava da alçalarak yüksek basıncı oluşturur. Bu iki hava akımının karşılaşması sonucu rüzgar oluşur. Yüksek hava basıncı ile alçak hava basıncı eşitlendiğinde rüzgar durur.

Rüzgar hızında etkili olan faktörler:

  • Basınç merkezleri arasındaki yatay uzaklık: izobarların sık geçtiği yerde yatay uzaklık azdır. Bu sebeple sürtünme ile hız kaybı da azdır. Bundan dolayı izobarların sık geçtiği yerde rüzgarın hızı fazla iken, izobarların seyrek geçtiği yerde hız azdır.
  • Yer şekilleri: Yer şekilleri rüzgara yön verirken aynı zamanda hızını da etkiler.(engebeli bir alanda rüzgarın hızı azdır.)
  • Dünyanın ekseni çevresindeki hareketi: Dönüşten kaynaklanan savrulma sebebi ile dünya dönüş hızının arttığı alanlarda rüzgarın hızı daha azdır.

-Basınç farkı: Basınç farkı arttıkça rüzgarın şiddeti artar.

 

Rüzgarlar

Gaz moleküllerinden oluşan hava kütleleri yüksek basınç merkezlerinden  alçak basınç merkezlerine doğru hareket ederler. Hava moleküllerinin yeryüzüne paralel olarak yaptıkları bu harekete rüzgar denir. Deniz seviyesinde 1013 milibar hava basıncı normal hava basıncı olarak kabul edilir. Bunun altı değerler alçak basınç, üstü değerler ise yüksek basınç sayılır. Yüksek ve alçak basınç arası fark ne kadar çok ise, bu alanlar arası etkileşim o kadar kuvvetli olur ve rüzgar hızlanır. Ayrıca basınç alanlarının arasındaki mesafade rüzgar hızında etkilidir.

Rüzgarlar estikleri yönlere göre isimlendirilir. Bunun haricinde sürekli rüzgarlar, mevsimlik rüzgarlar, günlük rüzgarlar ve yerel rüzgarlar da vardır.

 

Zahiri Rüzgar, Gerçek Rüzgar

Zahiri rüzgar, tekne üzerinde oluşan rüzgardır. Örneğin, 15 knot esen rüzgarda, pupa seyrinde, yani rüzgarı tam arkadan alarak 5 knotla giden bir tekne üzerindekiler rüzgarın 10 knot estiğini hissedeceklerdir.

 

Yelkende Rüzgar Yönleri 

Yelkenli tekneler rüzgarı tam baştan almadıkları her yöne doğru seyredebilirler. Daha dar veya daha geniş olmakla birlikte rüzgar baştan sancak veya iskeleden 30 derecenin altına düşerse yelkenle seyir olanağı kalmaz. Teknenin ve yelkenlerin yapısına göre bu açı azalabilir veya artabilir. Verilen bu açılar teknenin üstünde hissettiğimiz rüzgara göredir. Hafif havada teknenin hızı vektörel olarak eklendiğinde zahiri rüzgar yönü ve hızı değişir. Örneğin duran bir teknede orsa seyrine başlarsak tekne gerçek rüzgara göre 30 derece orsaya girecek, hızlandıkça hissedilen rüzgar hızı artmakla birlikte yönü teknenin başına doğru dönecektir (Rüzgar açısı daralacaktır).

Böylece gideceğimizi tahmin ettiğimiz yön yerine pusula açısı ile biraz daha rüzgar altında (rüzgar geldiği tarafın tersinde) bir yöne doğru gidebiliriz. Yelkende genellikle zahiri (hissedilen rüzgar) (apperent) geçerlidir. Zahiri rüzgarı en iyi direk tepesindeki rüzgar göstergesi (gülü) gösterir. Bu gösterge verileri elektronik aletlerle havuzluğa, daha kolay görülebilecek yere taşınabilir. Yelkenlerin rüzgar yönünü değiştirdiği unutulmamalıdır. Bu nedenle çarmık dediğimiz direği tutan yandaki (bordolara bağlı) paslanmaz çelik teller veya başka yerlere bağlanacak rüzgar göstergeleri doğru rüzgar yönünü göstermezler.

 

Rüzgar yönleri:

Rüzgar daima geldiği yönle isimlendirilir. Genelde 8 veya 16 yön olarak, pusula yönleriyle; ya da 0-360 arasında 10’ar derecelik aralıklarla isimlendirilir. Ülkemizde rüzgarlar yönlere göre yandaki gibi rüzgargülünde isimlendirilir. Kuzeyli rüzgarlar (karayel, yıldız, poyraz)soğutucu etki yaparken, güneyli rüzgarlar (lodos, kıble, keşişleme) ısıtıcı etki yapar. Bazı rüzgarlar, belirli mevsimlerde daha etkili olurlar. Örneğin, lodos Türkiye’de kışın hakim olan bir rüzgardır. İlkbaharda lodosla birlikte poyraz görülmeye başlar. Yazın ise genelde sabahları lodos, akşamları poyraz eser.

 

Sürekli Rüzgarlar :

Atmosferin genel devridaimine bağlı olarak meydana gelen devamlı rüzgârlar şunlardır;

  1. Kutuplara doğru esen Kutup Rüzgârları
  2. 40° ve 60° enlemleri arasında kuvvetli esen Batı Rüzgârları, Batı rüzgarları orta kuşakta karaların batısına rüzgar bırakır.Türkiye’de hakim olan sürekli rüzgarlardır.
  3. Kuzey yarımkürede kuzeydoğu yönünden, güney yarımkürede güneydoğu yönünden devamlı ve kuru esen Alize Rüzgârları.

Sürekli olmaları ve yönlerinin belirli olması nedeniyle alizeler, tarih boyunca yelkenli gemiler için elverişli bir ortam oluşturmuştur. Kalyon döneminde, Amerika ile Avrupa arasındaki ticareti sağladığı için alizelere ticaret rüzgârları da denmiştir

Mevsimlik Rüzgarlar :

Mevsimlere göre, karalarla denizler arasında konveksiyon sebebiyle meydana gelen rüzgarlara mevsim rüzgarları denir. Örnek olarak Muson rüzgarları verilebilir. Muson Rüzgarları, Asya kıtası ile Hint okyanusu arasında esen mevsim rüzgarlardır.

Günlük Rüzgarlar :

Karalar denizlere göre daha çabuk ısınır. Bu durumda, gündüzleri denizler karalara göre daha serindir, başka bir deyişle yüksek basınç merkezi durumundadır. Bundan yola çıkarak, gündüzleri,  yüksek  basınçtan   alçak basınca, yani denizden karaya doğru bir rüzgar esişi gözlenir. Sözü  geçen  bu rüzgârın adı deniz meltemi olarak bilinir. Bu rüzgar hızı,sıcaklık arttıkça artar ve öğlen saatlerinde en fazla hızına ulaşır. Ege’de eşek imbatı olarak da söylenir.

Aynı günün içinde, güneşin ortadan kalkmasıyla, karalar denizlere göre daha hızlı soğur. Bu durumda, akşamları, karalar denizlere göre yüksek basınç merkezi durumundadırlar. Basınç merkezlerinin yer değiştirmesi sonucu, akşamları meltem yön değiştirir ve karadan denize doğru esmeye başlar.Bu meltemin adı ise kara meltemidir.

Türkiye Kıyılarında Esen Yerel Rüzgarlar

KARADENİZ : Kışın; karayel, poyraz Yazın; yıldız

MARMARA : Kışın; poyraz, lodos Yazın; yıldız, poyraz

EGE : Kışın; poyraz, keşişleme Yazın; meltem

AKDENİZ : Kışın ; lodos, kıble, keşişleme Yazın; meltem

Kara deniz meltemleri: Etki alanları dardır. Kara ve denizlerin günlük ısınma farkı ile oluşur.

 

Türkiye’de Hakim Rüzgarlar

Türkiye’de soğuk dönemde (Ekim-Mart) karasal şartlara bağlı olarak soğuyan iç kesimlerde oluşan termik yüksek basınç merkezinden daha ılık çevre ve denizlere (Karadeniz-Akdeniz-Ege-Marmara) doğru hava akımına bağlı olarak hakim rüzgarlar karadan denize doğru eser.Sıcak dönemde ise (Nisan-Eylül) karasal şartların daha sıcak olduğu iç kesimlerde genel atmosfer sirkülasyonuna bağlı olarak oluşan hava akımı denizden karaya doğru eser.

Marmara bölgesinde hakim olan rüzgar yönü kuzeyden gelen rüzgarlardır.

Ege bölgesi iç kesimlerinde kuzey rüzgarı hakimken ,Kıyı Ege de İzmir,Aydın,Manisa civarında güney rüzgarları;Muğla,Marmaris,Bodrum da ise kuzey rüzgarları hakimdir.

Akdeniz bölgesi güney batısında  Fethiye,Köyceğiz,Kaş,Finike taraflarında güneybatılı rüzgarlar hakimken Torosların belirgin olduğu Antalya’da kuzey rüzgarları hakimdir.İç kesimlerinde yine güney rüzgarları hakimdir.

Karadenizin kıyı bölümlerinde güney rüzgarları hakimdir.

 

BOFOR Skalası

1 Knot = 1. 852 Km/h = 1 Deniz mili.
17-21Sert rüzgar – Tepeleri beyaz, köpüren 3 metreyi aşan dalgalar, oluşur.

BOFOR ÖLÇEK NO.

0

1

2

3

4

5

6

7

8

9

10

11

12

RÜZGAR HIZI(KNOT)

0

1 – 3

4 – 6

7 – 10

11 – 16

17 – 21

22 – 27

28 – 33

34 – 40

41 – 47

48 – 55

56 – 63

64 ve Üzeri

DURUM

Sakin – Deniz dümdüz.

Esinti – Çok küçük dalgacıklar.

Hafif rüzgar – Küçük belirgin dalgacıklar.

Tatlı rüzgar – Dalgacık tepeleri kırılmaya başlar.

Orta rüzgar – Küçük dalgalar büyür.

Sert rüzgar – Tepeleri beyaz köpüren 3 metreyi aşan dalgalar oluşur.

Kuvvetli rüzgar – Büyük dalgalar oluşur.

Hafif fırtına – Deniz kabarmaya başlar.

Fırtına – 7m civarında yüksek dalgalar oluşur.

Kuvvetli fırtına – Yüksek dalga tepeleri yuvarlanmaya başlar.

Tam fırtına – 12 m ye kadar yüksek dalgalar gözlenir deniz genellikle beyaz görünür.

Çok şiddetli fırtına – (11 – 15m dalga boyu)

Kasırga – Gökyüzü köpükle kaplanır görüş mesafesi çok düşer 14 m’ den büyük dalgalar görülmektedir.

OCAK ŞUBAT
01 Ocak
09 Ocak
12 Ocak
14 Ocak
18 Ocak
24 Ocak
30 Ocak
30 Ocak
Fırtına (3 gün)
Zemheri Fırtınası
Fırtına (2 gün)
Karakancaloz Fırtınası
Fırtına (2 gün)
Kışın Şiddeti
Ayondon Fırtınası (2 gün)
Zemherinin sonu
01 Şubat
05 Şubat
11 Şubat
13 Şubat
20 Şubat
23 Şubat
27 Şubat
Hamsini Fırtınası (3 gün)
Fırtına
Fırtına (3 gün)
Fırtına
Fırtına 1. Cemre (Havaya)
Fırtına
2. Cemre (Suya)
MART NİSAN
01 Mart
06 Mart
11 Mart
12 Mart
15 Mart
17 Mart
24 Mart
26 Mart
29 Mart
Fırtına
3. Cemre (Toprağa)
Kocakarı Soğukları (Berdül’aczin başlaması)
Husüm Fırtınası
Fırtına
Berdül’aczin sonu
Koz Kavuran Fırtınası
Çardak Fırtınası
Fırtına (2 gün)
07 Nisan
12 Nisan
18 Nisan
21 Nisan
26 Nisan
28 Nisan
Kırlangıç Fırtınası
Fırtına (3 gün)
Kuğu Fırtınası
Sitte’i Sevr’in başı
Sitte’i Sevr’in sonu
Fırtına(3 gün)
MAYIS HAZİRAN
04 Mayıs
08 Mayıs
11 Mayıs
16 Mayıs
20 Mayıs
22 Mayıs
30 Mayıs
31 Mayıs
Çiçek Fırtınası
Fırtına (Doğu rüzgarları)
Mevsimsiz soğuklar
Filizkıran Fırtınası
Kokulya Fırtınası
Ülker Fırtınası
Kabak Meltemi
Bevarih rüzgarlarının başlaması
03 Haziran
09 Haziran
22 Haziran
27 Haziran
Fırtına (2 gün)
Fırtına (2 gün)
Gündönümü Fırtınası
Kızıl Erik Fırtınası
TEMMUZ AĞUSTOS
01 Temmuz
03 Temmuz
06 Temmuz
09 Temmuz
11 Temmuz
16 Temmuz
18 Temmuz
26 Temmuz
Yaprak Fırtınası
Sam Yelleri
Fırtına
Çark Dönüşü Fırtınası
Bevarih rüzgarları sonu
Fırtına (2 gün)
Sıcakların artması
Kara Erik Fırtınası
03 Ağustos
14 Ağustos
17 Ağustos
20 Ağustos
23 Ağustos
31 Ağustos
Fırtına (Marmara)
Fırtına
Fırtına
Fırtına (2 gün)
Sam yellerinin sonu
Mercan Fırtınası
EYLÜL EKİM
06 Eylül
13 Eylül
19 Eylül
24 Eylül
Bıldırcın Geçimi Fırtınası
Çaylak Fırtınası
Fırtına
Kestane Karası Fırtınası
01 Ekim
04 Ekim
09 Ekim
13 Ekim
17 Ekim
19 Ekim
28 Ekim
Turna Geçimi Fırtınası
Koç Katımı Fırtınası
Yaprak Dökümü Fırtınası
Meryem Ana Fırtınası
Kırlangıç Fırtınası
Bağ Bozumu Fırtınası
Balık Fırtınası
KASIM ARALIK
02 Kasım
07 Kasım
11 Kasım
12 Kasım
17 Kasım
24 Kasım
Kuş Geçimi Fırtınası
Fırtına
Mevsimsiz sıcaklar
Lodos Fırtınası
Koç Katımı Fırtınası
Ülker Dönümü Fırtınası
04 Aralık
110 Aralık
15 Aralık
20 Aralık
21 Aralık
Fırtına (2 gün)
Karakış Fırtınası
Fırtına (3 gün)
Fırtına
Gün Dönümü Fırtınası

 

Deniz meteorlojisi hava durumuna bakabilmek için uygun siteler

Fenerbahçe için http://www.windguru.cz/int/index.php?sc=122673

Kınalıada için http://www.windguru.cz/int/index.php?sc=122810

Tuzla için http://www.windguru.cz/int/index.php?sc=122808

Ataköy için http://www.windguru.cz/int/index.php?sc=90216

Ege ve Akdeniz için http://www.poseidon.hcmr.gr/sailing_forecast.php?area_id=naeg

 

Anemometre :

Anemometre rüzgarın hızını ve yönünü gösterir. Rüzgarın hızını anemometre ile ölçme olanağı olmadığı zaman şiddetini 0-12 arasında basamaklandırılmış olan BOFOR (beaufort) ölçeğine göre değerlendirme olanağı vardır. Bofor çizelgesine göre, 7 rakamı fırtına başlangıcı olarak kabul edilir. Istralyalar ıslık çalmaya başlar. Fırtınanın şiddeti basıncın ne kadar hızlı düştüğü ile ilgilidir. Bofor çizelgesini detaylı olarak web sitemizde bulabilirsiniz.

Rüzgar hızı birimleri; km/saat m/saniye ve deniz mili/saat’tir (KNOT). Denizde en fazla kullanılan knottur.(1km/saat=0.54 Knot=0.278m/sn,1m/sn =1.94 Knot) Denizde rüzgar hız tahmini için bofor(Beaufort) ölçeği kullanılır. Knot=6*kuvvet-10 veya kuvvet=knot+10/6 rüzgar hızını ve kuvvetini yaklaşık olarak birbirine çevirir.

Rüzgarlarla ilgili olarak kullanılan bir başka çizelge de rüzgar takvimleridir. Bu takvimlerde, yıl boyunca rüzgârların tahmin edilen esiş yönleri ve hızları belirtilmiştir. Bu takvim yıllarca yapılan gözlemlerden ve edinilen tecrübelerden hazırlanır. Türkiye Kıyıları Fırtına Takvimi olarak adlandırılan takvimi web sitemizden inceleyebilirsiniz. Takvimde fırtına tarihi olarak belirtilen günler her sene 4-5 gün sapma ile gerçekleşebilir, bu nedenle, yalnızca aylık gezi programı yaparken bu takvimi kullanmak yararlı olacaktır.

 

Yağmur :

Dünyamızdaki sular buharlaşarak atmosferin üstüne doğru su buharı halinde çıkarlar. Bu tanecikler yukarıda soğuk havayla karşılaşınca soğuşarak bulutları oluştururlar.Ne kadar çok nem yüklü tanecik soğuşursa o kadar yoğun bulutlar oluşur.Her bulutun hava şartlarına göre belli bir doyuma ulaşma noktası vardır.Devamlı yukarıya doğru çıkan ve yukarıda soğuşan tanecikler bulutların yoğunluğunu arttırarak,bulutların doyma noktasına ulaşmasını sağlar ve yağmur yağar.

 

Dalga:

Dünya üzerindeki sular yeryüzünün %71’ini kaplarken; yer şekillerinin oluşmasını da sağlarlar.Bu görevi sağlayan öğe de su üzerindeki dalgalardır. Dalgalar; rüzgârın, gelgitin, akıntıların ve depremlerin neden olduğu su kütlesi hareketleridir. Bu hareket sırasında su, dalganın doğrultusu boyunca hareket ediyormuş gibi görünür. Aslında su molekülleri sadece yukarı ve aşağı hareket eder.

 

Dalga hareketi ve dalga yüksekliğinin derinlikle ilişkisi

Dalgalar sığ yerlerde derin yerlere göre daha yüksek olurlar. Bunun nedeni ise aşağı ve yukarı hareket eden su moleküllerinin sığ yerlerde hareketini tamamlayamayıp kırılmasıdır.

Su yüzeyindeki dalga hareketi, rüzgarın geliş yönünü anlamamız için bize yardımcı olabilir. Küçük dalgalar, rüzgarın geliş yönüne dik  birbirine  paraleldirler.  Bu  çizgilere bakarak “gerçek rüzgarın” yönünü bulabilirsiniz. Ancak hangi dalgaların o anda esen rüzgar tarafından yaratıldığına karar vermek kolay iş değildir. Çünkü dalgalar, sadece rüzgar yönüne bağımlı olarak oluşmaz. Dalgalar rüzgarın şiddetine, rüzgarın uygulanma süresine, denizin  derinliğine  ve  oluştuktan sonra kat ettiği mesafeye göre şekillenir.

deniz meteorolojisi

Gel-Git:

Ay ve Güneşin çekim gücü etkisiyle okyanuslarda görülen sı yükselmeleri ve alçalmalarına Gel-Git denir. Ay ve güneşin aynı doğrultuda oldukları zaman çekim güçleri birbirine eklenir ve Büyük Gel-Git olur. Ters istikametlerde ise Küçük Gel-Git olur. Bu durum ayda 2şer kere olur. Normal Gel-Git ise hergün 50 dk.lık gecikmelerle olur. Bu durum ay günü ile dünya günü arasındaki zaman farkından kaynaklanır. Suların yükselme ve alçalmaları ile ortaya çıkan yükselti farkına Gel-Git Genliği denir. İç denizlerde bu genlik az iken (30-80 cm) Okyanus kıyılarında fazladır. (8-20m) denir. Ülkemizde Gel-Git genliği 30-40cm civarlarında olduğu için herhangi bir etkisi hissedilmez. Gel-git in en önemli etkisi suyun çekilmesi olayıyla birlikte tekne ve kayıkların karaya oturmasıdır.

 

Akıntı:

Deniz ve okyanuslardaki suların kütle halinde yer değiştirmesidir.Oluşum nedenleri yoğunluk (tuzluluk farkı), seviye farkı ve sürekli rüzgarlardır.Denizlerin beslenme ve buharlaşma özelliklerinin farklı olması tuzluluk(yoğunluk) ve seviyelerinin de farklı olmasına neden olur.Böylece tuzlulukları ve seviyeleri farklı olan denizleri birleştiren boğazlarda ve çevresindeki denizlerde akıntı görülür.Örneğin; diğer komşu denizlere göre Karadeniz’de yağışların fazla olması, Tuna gibi bol su taşıyan ırmakların dökülmesi, buharlaşmanın az olması ve enlem gibi faktörler nedeniyle tuzluluk oranı az, su seviyesi daha yüksektir. Bu nedenle karadenizin az tuzlu su tabakası üstten Ege’ye doğru Ege’nin tuzlu su tabakası ise alttan karadenize doğru akıntılar oluşturur. Ayrıca her iki yarım kürede sürekli rüzgarların okyanusların yüzey sularını itmesi ile okyanus akıntıları oluşur.

Denizde lokal etkileri tahmin etmek kadar sağnakları tanımak da hem yarışçılık hem güvenli seyir açısından önemlidir. Sağnak; rüzgarın bölümler halinde şiddetli esmesidir. Rüzgarın değişimi sonucunda su üzerinde çırpıntı ve serpintiler koyu dokular oluşturur. Ancak denizdeki her koyu alan sağnak göstermez. Sağnakların görünmesinde etkili olan birkaç nokta:

  1. akıntının rüzgara olan yönü
  2. genel dalga yüksekliği
  3. denizin genel çırpıntı durumudur.

Ayrıca Beaufort 4-5 seviyesinden itibaren deniz üzeri zaten çırpıntılı olacağı için sağnağın habercisi süprüntüler ve kuzucuk dediğimiz daha yoğun beyaz köpüklerdir.

 

Deniz meteorolojisi Bilgisi (Hava Durumu)

Atmosfer içerisinde meydana gelen fiziksel olayları inceleyen bilim dalına meteoroloji denir. Bizler denize çıkmadan önce nasıl teknemizin özelliklerini bilmek zorundaysak genel olarak meteorolojik koşulları da bilmek zorundayız. Hava tahmini gelişen teknolojiye rağmen bir hayli zor bir iştir. Bundan dolayı birçok farklı istasyondan o anki genel hava koşullarıyla ilgili farklı yorumlar gelebilir. Bizim yapmamız gereken olası şartları değerlendirip en kötüsüne göre önlem almaktır. Çünkü her an her şey değişebileceği gibi hava koşulları da çok kısa zaman dilimlerinde çok büyük farklılıklar gösterebilir. Bizlerin hava tahmini yapabilmemiz için gerekli bilgiler; barometre, termometre, gökyüzünün görünüşü ve rüzgârın durumudur. Ayrıca sürekli açık olan telsizimizin meteoroloji kanalından ve internet üzerinden sürekli bilgiler alabiliriz. Biz öncelikle atmosferi İnceleyeceğiz .

 

Atmosfer ve Yapısı

Atmosfer dünyamızı saran renksiz ve kokusuz bir gazdır. Atmosferi oluşturan hava ℅78 azot, %21 oksijen ve %1 de diğer gazları içermektedir. Atmosferdeki hava olaylarının oluşmasının nedeni atmosfer içindeki sıcaklıkların farklı bölgelerde farklı değerlerde olmasındandır. Atmosfer içerisindeki hava akışını sağlayan rüzgârlardır. Rüzgârlar atmosfer içresindeki basınç farklılıklarından oluşmaktadır. Basınç farklılıkları ise sıcaklık farkından meydana gelmektedir. Isınan havanın hacmi genişler, hacmi büyüyen havanın yoğunluğu azalır ve yükselir. Bunun aksine soğuyan havanın hacmi küçülür, yoğunluğu artar ve alçalır. Atmosferdeki temel hava hareketinin nedeni budur. Meteorolojik olayların yaşandığı stratosfer tabakası ekvatorda kutuplara nazaran daha yüksektir. Güneş ışınları ekvatora daha dik geldiği için buralarda ısınan hava kutuplara doğru gidip burada soğurlar ve yoğunlaşıp çökerler. Genel olarak böyle bir döngü vardır.

Rüzgârlar

Daha önce rüzgârların atmosfer içerisindeki basınç farklılıklarından meydana geldiğini söylemiştik. Yüksek basınçtan alçak basınca doğru hava hareketi olan rüzgârlar estikleri yöne göre isimlendirilirler.

Rüzgâr Yönleri 

Rüzgârların hızları anemometre denilen bir cihazla ölçülür. Sıcaklık termometre, basınç ise barometre ile ölçülür. Rüzgâr hız birimleri; km/saat, m/saniye ve knot’dır (deniz mili / saat). 1 Knot(deniz mili)=1852 metre dir. Sıcaklık birimi c˚ (santigrad), basınç birimi ise b (bar) dır.

Bofor (Beaufort) ölçeği denilen ölçek sayesinde bizler rüzgâr şiddetini tahmin ederiz.

Bofor Kuvveti Genel
Tanım
Deniz ölçütü    Knot
      0 Sakin Deniz ayna gibidir.       0-1
      1 Esinti  Köpüklü tepeleri olmayan pullanma görüntüsünde hafif dalgalanma       1-3
      2 Hafif esinti Küçük dalgacıklar, hâlâ kısa ama daha belirgin dalga tepeleri camsı görüntüdedir ve kırılmazlar.       4-6
      3 Tatlı meltem Geniş dalgacıklar dalga tepeleri kırılmaya başlar. Camsı görünümde köpükler. Belki dağınık küçük beyaz köpüklü anaforlar.      7-10
      4 Mutedil rüzgâr Küçük dalgalar uzamaya başlar. Beyaz köpüklü anaforlar sıkça görülmeye başlar.      11-16
      5 Sert rüzgâr Daha belirgin uzun şekiller alan mutedil dalgalar. Birçok beyaz köpüklü anafor oluşur. Bazı serpintilerin olma şansı vardır.     17-21
      6 Kuvvetli rüzgâr Büyük dalgalar oluşmaya başlar. Beyaz köpüklü dalga dorukları şimdi her yerde daha yaygındır. Muhtemelen bira serpinti olur.     22-27
      7 Fırtınamsı rüzgâr Deniz kabarır, kırılan dalgalardan çıkan beyaz köpükler rüzgâr yönünde şeritler halinde sürüklenir.     28-33
      8 Fırtına Daha uzun orta yükseklikteki dalgalar. Dalga doruklarının uçları rüzgârla damlacıklar halinde saçılır. Köpükler rüzgârla çok belirgin şeritler halinde sürüklenir.     34-40
      9 Kuvvetli fırtına  Yüksek dalgalar. Rüzgâr yönünde sürüklenen yoğun köpük şeritleri. Dalga dorukları düşmeye, takla atmaya ve dalga üzerinde yuvarlanmaya başlar. Saçılan damlacıkların yoğunluğu görüşü etkileyebilir.     41-47
     10 Şiddetli fırtına Uzun zaman asılı kalan doruklarıyla çok yüksek dalgalar. Yoğun, sürüklenen büyük köpük şeritleri. Yüzey beyaz bir görünüm alır. Görüş      48-55

 

Bofor Çizelgesi

Denizler karalara nazaran daha geç ısınırlar ve daha geç soğurlar. Karalar ise denizlerden daha çabuk ısınıp ve daha çabuk soğurlar. Yani gündüzleri karalardan denizlere, geceleri ise denizlerden karalara olan bir hava akımı vardır. İşte bu ısı farkından dolayı oluşan rüzgârlara meltem denir. Meltemler, kıyıdan 30km içerideki bölgelerde oluşur, bölgenin diğer kısımlarında esen rüzgârlar farklı yönlerde esebilir. Deniz meltemleri karanın hızlı ısındığı basınçlı günlerde meydana gelirler. Hava, basıncın görece alçak olduğu bir bölgesel basınç alanı oluşturarak yükselir. Bu hava alçalan yüksek basınçlı havayla karşılaşınca yayılmaya başlar. Yüzeyde ise yükselen havanın yerini denizden gelen hava kütlesi alır. Havanın yüzeydeki bu hareketi ile deniz meltemleri oluşur. Geceleri bu olay tam tersine çevrilir. Daha sıcak olan deniz üzerinde bir alçak basınç alanı oluşur. Hava karadan denize doğru hareket eder.

  • Gündüzleri oluşan meltem
  • Geceleri oluşan meltem

Meltemler her gün oluşmayabilir. Örnek vermek gerekirse bulutlu bir günde karalar ve denizler çok az güneş ışını alırlar. Bu da kara ve deniz arasındaki sıcaklık farkının hava dolaşımına neden olamayacak kadar az olması anlamına gelir.

 

Basınç Alanları ve Cepheler

Yüksek basınç alanları, aralarında gidip gelen hava kütleleri ile birlikte sürekli olarak yeryüzünün üzerinde dolaşırlar. Bir bölgeye doğru hareket eden hava, o bölgeye, geldiği yerin özelliklerini de taşır. Farklı özelliklere sahip iki hava kütlesini karşılaştığız zaman, bunlar kolayca birbirine karışmaz. Bu yerlerde cephe adı verilen bir sınır oluşur.

Meteoroloji uzmanları, yüksek basınç alanlarını antisiklonlar, alçak basınç alanlarını da siklon olarak adlandırırlar. Yüzey rüzgârları, bir yüksek basınç alanından bir alçak basınç alanına estiğinde Coriolis kuvvetlerinden dolayı basınç merkezi etrafında dönmeye zorlanırlar.

Kuzey ve güney yarıkürede yüksek basınçta havanın dönme yönü (Coriolis kuvveti)

Ekvatordan ısınarak yükselen ve dünyanın kuzey ve güney yarıküresine savrulan hava, buralarda coriolis kuvvetinden dolayı farklı yönlerde dönerek ilerler. Kuzey yarıkürede yüksek basınç alanları saat yönünde, alçak basınç alanları saat yönünün tersine dönerler. Bu olay güney yarıkürede tam tersinedir yani yüksek basınç saat yönün tersine, alçak basınç alanları saat yönünde dönerler.

Kuzey yarıkürede oluşan yüksek basınç sistemi                      Güney yarıkürede oluşan yüksek basınç sistemi 

 

Cepheler

Cephe, farklı sıcaklık ve nem koşullarına sahip hareketli iki hava kütlesi arasında oluşan sınırdır. Ana cephe, kutup cephesi adını verdiğimiz cephedir ve 60˚ kuzey ile 60˚ güney enlemleri çevresinde bulunur. Kutuplarda gelen soğuk hava ile ekvatorda gelen sıcak tropikal hava bu cephede buluşur. Kutup cephesi boyunca bulunan yerlerde sıcak hava kütlesi soğuk hava kütlesinin içine doğru, başka yerlerde ise soğuk hava sıcak havanın içine doğru bir girinti oluşturur. Bu hareketlerin nedeni cephe boyunca basınç farklılığının olmasıdır. Cephe boyunca, sıcak hava genellikle soğuk havanın üstünde yükselir. Değişik yerlerde farklı hızlarda yükselen sıcak hava alçak basınç alanları oluşturur. Sıcak ve soğuk hava arasındaki sıcaklık farkı ne kadar büyükse sıcak hava o kadar hızlı yükselir. Sıcaklıktaki en büyük farklılıklar bir hava kütlesinin diğerinin içine en fazla girdiği noktalarda görülür. Yükseklerdeki rüzgârlar da belirli yerlerde hava kütlesinin yükselmesine neden olabilir.

                         
 Sıcak hava soğuk havanın üstünde yükseliyor.                         Soğuk hava sıcak havanın altına giriyor.

 

Bulutlar

Bulutlar havanın soğumasıyla oluşan milyonlarca küçük su damlacığından veya buz kristallerinden meydana gelir. Bulutlar biçimlerine, yüksekliklerine ve büyüklüklerine göre adlandırılırlar. Bizlere hava tahmini yapabilmemiz için çeşitli ipuçları verirler.

Hava gözle görülemeyecek kadar küçük milyonlarca toz taneciği içerir. Nemli hava yükselince genleşip soğur, soğuyunca da içerdiği su buharı, toz taneciklerinin üzerine yoğunlaşır (tekrar sıvı hale gelir). Böylece küçük su damlacıkları oluşur ve bunlarda bulut biçiminde bir araya gelirler. Bu olayın gerçekleştiği sıcaklığa “çiy noktası” denir. Bulutların sıcaklığı donma noktasının altına düşerse, su damlacıkları donarak buz kristalleri haline gelirler. Havanın yükselmesinin ve bulutların oluşmasını birkaç nedeni vardır. Bunlar;

  • Buharlaşma
  • Herhangi bir yükselti ile karşılaşıldığında
  • İki farklı cephe sistemi karşılaştığında

Günümüze kadar belirlenmiş yaklaşık olarak yüzün üzerinde bulut çeşidi vardır. Biz bunların en sık görülenlerini incelemeye çalışacağız. Bulutların iki tane ana yapısı vardır. Dikine yığın halinde (kümülüs), tabakasal olarak (stratüs). Kümülüsler atmosferdeki konveksiyon akımları sonucu, stratüsler ise tabakasal soğuma sonucu oluşurlar. Bulutlar isimlendirilirken, bulutların yapısının öncesinde yüksekliğini belirten ifadelerde kullanılır (alto, sirro gibi). Nimbo eki yükseklik belirtmez, yağış anlamındadır.

deniz meteorolojisi

Oluşum yüksekliklerine göre çeşitli bulutlar

StratüsTroposferin en alçak seviyesinde bulunurlar. Bu bulutlar karalarda sıfır seviyesine kadar inebilirler fakat denizlerde en fazla 25-30 metreye kadar inebilirler. Ortalama 300-400metre arası yüksekliklerde oluşur. Sıcak cephenin önünde bulunan ve görüşü bozan bir buluttur. Sis bulutu da denir. Bunların en önemli özelliği çisenti bırakmalarıdır. Genelde kış aylarında rastlanır ve gri renklidir. Bazı zamanlarda tüm gökyüzünü kapsayabilirler.

Kümülüs: Genel olarak iyi hava habercisidirler ve yerin fazla ısınması sonucu yükselen havanın ani soğuması sonucu meydana gelirler. Düztabanlı ve pamuk yığınına benzemeleri ayırt edici özellikleri arasındadır. Hem yüksek hem alçak basınçta bulunabilirler. Renkleri genel olarak parlak beyazdır. Ortalama 200-3000metre arası yüksekliklerde oluşur.

Sirüs: Çok yükseklerde tüysü bir görünüme sahip, buz kristallerinden oluşan, genelde iyi hava habercisi olan fakat bazı zamanlarda beklenmedik fırtına habercisi olabilen bir buluttur. Eğer güneyli yönlerde görülürse barometre, termometre, deniz durumu ve rüzgâr iyi takip edilmelidir. Siklonik fırtına veya sıcak cephenin yaklaştığını haber veriyor olabilir. Kuzeyde gözlemleniyor ise hava yükselmiş ve geçmiştir.

Nimbüs: Çok fazla koyu renkteki bu bulutlar stratüslere benzemekle birlikte getirdikleri mutlak kötü hava ve yağışlarla birlikte onlardan ayrılır.

 

 

Bir cevap yazın